İç sesime kulak vermeden yaşayamam. Ne zaman kararsız kalsam,
cevap ondadır. Ne zaman uzaklara bakıp dalsam, çıkış yine ondadır. İç sesini
dinlemeyi bilen kazanır.
İç ses, yüreğimizin dilidir. Manevi birikimlerimizin
sentezidir. Yaşanmışlıklarımızın, acılarımızın ya da sevinçlerimizin özüdür.
Zorluklar karşısında kaldığımız zamanlar birilerine akıl
danıştığımızda bize, “yüreğinin sesini dinle” demezler mi? Ya da “yüreğinin götürdüğü yere git” diye akıl
vermezler mi?
İç sesimiz güçlüdür. Doğruyu söyler. Öngörüleri durudur. Bizi
yönlendirir. Şaşkınlıklarımıza, korkularımıza, endişelerimize yol gösteren
odur.
İç sesini dinlemeyi bilmek gerek. O her zaman konuşmaz. Önce
biriktirir zamanı geldiğinde söyler. Ona danışmayı, dilinden anlamayı, söylediğini
sindirmeyi öğrenmek gerek. Bunun için de yürek ve emek gerek.
İç seslerimize kulak vererek yaşayalım. O bizim özümüzün,
ruhumuzun dilidir. Yönümüzü güzele çevirendir.
0 yorum:
Yorum Gönder